SOYUNMA ODASI SENDROMU NEDİR?

Erkek hastaların, spor salonlarında, havuz ve saunaların soyunma odalarında vücutlarını diğer erkeklerle kıyaslamaları sonucu bazı estetik kusurlarından rahatsız olmalarıdır.

Bu rahatsızlığı duyan hastalar bize genellikle "spor salonunda soyunma odasında iç çamaşırımın önünde bir dolgunluk istiyorum" diyerek geliyorlar. Bu hastaların asıl isteği penisin kitlece büyümesidir. Uzamadan çok penis kalınlaştırma isterler. Olabildiğince fazla yağ enjeksiyonu yapılmasını istiyorlar.

Biz cerrah olarak bu sendromu aklımın bir köşesinde bulundurup hastanın isteklerini ona göre değerlendiriyor, ameliyatı ona göre planlıyorum..

Hastaları anlamak her zaman önemlidir ama penis cerrahisinde daha da önemlidir; çünkü bazı penis estetiği hastası utandığından sorununu açıkca anlatamayabiliyor. Bu durumda cerrahın hastayı anlaması çok önem taşıyor.

ASICI BAĞIN ASIL GÖREVİ NEDİR?

Maalesef asıcı bağın aslında ne işe yaradığı, doktorların (ve hatta cerrahların) çoğu tarafından yanlış biliniyor. Bir çok doktor, penis uzatma sırasında bu bağ kesilirse penisin düşük duracağını ve stabilizasyonunun bozulacağını sanıyor. Bence bu yanlış anlamalar, bağ dokunun adının "asıcı bağ" olmasından kaynaklanıyor. Asıcı bağın asıl görevi kesinlikle penisi dik tutmak falan değildir!.

Asıcı bağın asıl görevi, leğen kemiğinin altından çıkan penis dokusunu yukarı, leğen kemiğinin önüne getirmektir. Bu sayede penis dokusu, leğen kemiğinin önüne gelir, buradan dışarı uzanır. Bu yüzden erkekler cinsel ilişkiye girerken kalça hareketi ile ilişkiye girerler. Erkek, kalçasını öne ittiğinde leğen kemiğinin önünde bulunan penisi de ileri itmiş olur. Bu sayede penis, vajinaya girer. Yani, leğen kemiği, penisin arkasında bir piston görevi görür. Penisi leğen kemiğinin önünde tutan yapı, işte bu asıcı bağdır..

Klasik teknikte asıcı bağ tam olarak kesilir. Kitaplara geçmiş klasik penis uzatma ameliyatının tarifi bu şekildedir. Biz 2 sebepten ötürü asıcı bağı tam kesmiyoruz. Bizim tekniğimizde asıcı bağ 80% kesiliyor.

Birincisi, cinsel ilişki sırasında asıcı bağın penis dokusunu leğen kemiği önünde tutmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu sayede arkasında kemik desteği olan penis, kalça hareketi ile ve arkasında leğen kemiğinin desteğini alarak rahatça vajinaya girer. Bu yüzden bu kemik desteği yokedilmemelidir (asıcı bağ, hiç bir zaman tam kesilmemelidir. Kitaplardaki klasik ameliyat tarifi bu yüzden hatalıdır. Hem de çok hatalıdır.).

İkincisi, penisde uzamayı sağlayan şey, asıcı bağın üst kısmının ayrışmasıdır. Asıcı bağın alt kısımlarına indikçe bağı kesmenin uzamaya katkısı azalır. Asıcı bağın alt 20% sinin kesilmesinin uzamaya hiç katkısı olmamaktadır. Bu yüzden asıcı bağın en alttaki son 20% lik kısmını sağlam bırakıyorum.

ASICI BAĞ KESİLİRSE PENİS DÜŞÜK DURUR MU?

Asıcı bağın asıl görevi, penisi dik tutmak değildir. Penisin dikliğini sağlayan bir çok yapı bulunur. Bu ameliyatlara başladığım ilk yıllarda ben de klasik tekniği uyguluyordum, yani asıcı bağı tam kesiyordum. O dönemdeki hastalarımın hiç birinde penisde düşük durma gibi bir şikayet almadım. Kitaplarda da asıcı bağın kesilmesi ile penisin düşeceği yazmaz. İşin aslı, penisi tutan bir çok yapı vardır. Asıcı bağ (en önemli görevi penisi asmak değilse de..) penisi dik tutmaya yardımcıdır ama en önemli görevi penisi dik tutmak değildir. Asıcı bağ, penis dokusunu leğen kemiğinin önüne getirir. Bu yüzden asıcı bağın kesilmesi, penisin düşüklüğü ile değil, penis dokusunun leğen kemiğinden uzaklaşması ile (penisde uzama) sonuçlanır.

Özet: Asıcı bağın görevi aslında penisi, leğen kemiğinin önüne tutturmaktır. Asıcı bağın ismi aslında "tutturucu bağ" olmalıdır. Asıcı bağın kesilmesi ile penis düşmez.. Leğen kemiğinden kurtularak dışarı kayar..

Hastalarım soruyor.. Falan falan doktor, web sitesine yazmış, "penis uzatmada penisi 6 santim uzatıyormuş".. Ben neden 2-3 santim diyor muşum?

Ben uzatmada ancak 2-3 santim kazanç olacağını söylüyorum, çünkü gerçek budur.. Dört ila 6 santim uzattığını söyleyen arkadaş bayağı üfürmüş.. Fiziken ve anatomik olarak bu mümkün değildir.

Bakın, ben bu ameliyat ile ilgili olarak ara sıra kongrelere, sempozyumlara, fakültelere konuyu anlatmak üzere çağrılıyorum. İlk söylediğim şey, "hastalara ameliyatın sınırlarını anlatın, yapamayacağınız şeyi vaad etmeyin" demek oluyor. Neden?

Penisi 6 (altı) santim uzatamamak!

Özelde çalışan herkesin başvurduğu bazı numaralar vardır. Bunları her özel çalışan cerrah bilir ama anlatmaz. Bazen çok zor bir vaka gelir. Yaparım dersiniz ama ameliyata tanıdığınız, o vakada tecrübesi sizden fazla bir abinizi çağırırsınız. Ameliyatı birlikte yaparsınız (bildiğiniz gibi cerrahi bir usta-çırak işidir ve ameliyata daha tecrübeli bir abinizi çağırmak doğaldır). Sonuçta iyi bir sonuç olur, hastanızı memnun bir şekilde gönderirsiniz. Özellikle yeni uzman olmuş arkadaşlar tecrübe kazanana kadar ara sıra bir abilerini yardıma çağırır. Ama penis büyütmede yüksekten atıp penisi 6 santim uzatırım diye sallarsanız, yardıma kimi çağırırsanız çağırın kimse penisi 6 santim uzatmanızı sağlayamaz; çünkü böyle bir şey mümkün değildir. Yani "penisi 6 santim uzatırım" diye sallayıp bunu web sitesine yazmak hem cahillik hem de yalan söylemektir.

Bazen bir hasta arıyor ve ameliyat hakkında bilgi alıyor.. Penisde uzamanın 2-3 santim olacağını söylediğimizde "biz buraların en zengin ailesiyiz hocam, para mühim değil, sen büyütebildiğin kadar büyüt" diyor.. Bunun para ile alakası yok. İsterse hasta gönlünden kopup 100 milyar versin, ameliyatla elde edilebilecek uzama 2-3 santimdir.

Bu ameliyatlara yeni başlayan cerrah arkadaşlara tavsiyem: "Olur olmaz şeyleri vaad etmeyin. Hem yapamazsınız, hasta memnun olmaz, hem de daha baştan hastanın beklentisini çok artırmış olursunuz. Hasta dönüp şikayetçi olduğunda da bunun revizyonu falan olmaz, çünkü başta 6 santim uzatırım demişseniz, bu mümkün değildir, yapamazsınız. Bile bile lades yani.."

Hastalara da tavsiyem şu; benim gibi olun, yani "GERÇEKCİ"

Peki neden ancak 2-3 santim uzama oluyor?

Cevap çok basit; çünkü anatomi ancak bu kadar uzamaya izin veriyor. Uzamayı sağlayan şey, penisi arkada yapışık bulunduğu leğen kemiğinden ayırmaktır. Araya bir parça eklenmiyor yoksa ki. Penisin dokusu, blok olarak, bütünlüğü bozulmadan leğen kemiğinden ayrılıp dışarı doğru ilerletiliyor. Aradaki bu fark da 2-3 santim kadar oluyor.

Penisi dışarı kaydırırken üst kısımdaki cildi de uzatmamız gerekiyor. Penisin alt tarafındaki cilde uzatma yapmaya gerek yoktur, çünkü zaten penis ile testisler arasındaki cilt çok gevşekir ve buraya uzatma yapmak gerekmez; ama penis dibinde-sırtındaki cildi uzatmak gerekir. Buraya bu yüzden Z-plasti yada V-Y plasti yapılır.

Bu 2-3 santim uzama az değil mi? Hastalar sonuçtan tatmin oluyor mu? Neden sadece uzatma yapılmıyor?

Sadece 2 santim uzama, hastayı tatmin etmeyebilir. Ayrıca sadece uzatma yapılırsa penisin dibinde, penis gövde dokusunun leğen kemiğinden ayrıldığı yerde bir çökme de oluşuyor. Bu sebeplerden dolayı mutlaka kalınlaştırma da yapılması gerekir. Uzatma, kalınlaştırma ile birlikte yapılırsa sonuç hasta için kesinlikle tatmin edici olacaktır. Bu sırada penisin dibindeki çökme de yağ enjeksiyonu ile doldurulur ve çökme düzeltilmiş olur.

Ameliyatın garantisi var mı?

Bırakın ameliyatları, hayatta hiç bir şeyin garantisi yoktur..

Bir kere "komplikasyon" diye bir şey var. Nedir "komplikasyon"? Tıpda istenmeyen sonuçlara komplikasyon denir. Ameliyattan sonra dikişler açılırsa, ameliyat yeri mikrop kaparsa, sonuç, herhangi bir sebeple istenen şekilde olmazsa buna komplikasyon denir. Komplikasyon ihtimali her ameliyatta vardır. Durum böyle iken, komplikasyon ihtimalini tamamen gözardı ederek hastaların garanti sorması, doktorlarında garantili ameliyat yapması hiç gerçekçi değildir.

Garanti soran hasta, doktorunun gözünün içine bakarak yalan söylemesini istemektedir.

Garanti veren doktor da hastasının gözünün içine bakarak yalan söylüyor demektir.

Ameliyat olacaksanız, doktorunuza garanti sorarak kendinizi kandırmayın.

Ameliyatlarda hasta da, doktor da komplikasyon ihtimallerini bilerek sorumlulukları paylaşmalıdır. Herhangi bir komplikasyon ortaya çıktığında doktorunuzun sorumluluğu, bu komplikasyonla başa çıkmaktır. Uzmanlık eğitimi sırasında bu gibi istenmeyen durumlarda neler yapılacağının, tedavi yollarının eğitimini de alıyoruz.

Cerrahi bir branşda uzman olmak, komplikasyon ihtimallerini bilerek bunları önlemek için önceden gerekli tedbirleri almak, bu konularda hastalarımızı bilgilendirmek ve bir komplikasyon geliştiği taktirde bununla başaçıkabilmektir.

Garanti istemek, garanti vermek yalandır.. Kendinizi kandırmayınız.

Son olarak şu bir iki soruya kendinizce cevap veriniz:

Sabah evden çıkarken akşam sağ sağlim eve döneceğinizi kendi kendinize garanti edebiliyor musunuz?

Seçimlerde (cumhurbaşkanı, milletvekili, yerel yönetimler vs..) oy verdiğiniz kişiler, yönetimleri hakkında garanti veriyor mu? İktidara gelen hangi parti ekonomiyi düzelteceğine, işsizliği azaltacağına dair garanti veriyor?

Beyaz eşya yada elektronik aletler dışında garanti veren bir yer var mı? ki onlar da 2 sene falan garanti verir..

Garanti meselesi üzerine yazdığım bir makaleyi Milliyet blog da okuyabilirsiniz.. TIKLAYINIZ.

ASICI BAĞ KESİLDİKTEN SONRA İSTENİRSE YENİDEN DİKİLEBİLİR Mİ?

Asıcı bağın kesilmesinden korkan hastaların sık sordukları bir sorudur bu. "Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmayalım" diyor hastalar.

Öncelikle şunu tekrar edeyim: bence tam kesilmediği sürece asıcı bağın kesilmesinin kötü bir yan etkisi olmaz. Bir zarar görmezsiniz. Asıcı bağın tam kesilmesinin, cinsel ilişki için gerekli olan kemik desteğini ortadan kaldırdığını düşündüğümden ben asıcı bağı tam kesmiyorum. Bu şekilde asıcı bağın kesilmesinin bir zararı yoktur.

Şimdi de asıcı bağın tekrar yerine dikilebilip dikilemiyeceğine gelelim. Asıcı bağ tekrar yerine dikilebilir. Böyle bir şey şu ana kadar kimse tarafından talep edilmemiş olsa da asıcı bağ kesildikten sonra yeniden yerine dikilebilir, bunu biliyoruz, çünkü "Doğuştan penis shaft rotasyonu" hastalarında asıcı bağ kesilip yeniden dikilmektedir zaten.

"Doğuştan penis shaft rotasyonu" doğuştan olan ilginç bir anomalidir. Penis doğuştan yan durmaktadır. Kitaplarda bu deformitenin çok nadir bir deformite olduğu, bir çok cerrahın hayatı boyunca tek bir "Doğuştan penis shaft rotasyonu" görmeyebileceği yazıyor. Ben bugüne kadar 4 vaka gördüm, ikisini ameliyat ettim. Peki bu deformitede asıcı bağ neden kesilip sonra tekrar dikiliyor?

Bu deformitede penis, doğuştan leğen kemiğine yanlış yapışıyor ve yan duruyor. Düzeltmek için yapılan işlemse asıcı bağı tam kesip, penisi döndürüp, normal pozisyonda iken asıcı bağı tekrar penise dikmektir. Bu ameliyat için hiç gevşeme payı olmayan özel iplikler (örgülü, erimeyen ameliyat iplikleri) kullanılır. Böylece penisin doğru pozisyonda leğen kemiğine yapışması sağlanır. Penisin duruşu düzelir.

Yani asıcı bağı tekrar dikmek tabii ki mümkündür; ama bugüne kadar penis uzatma vakalarından biri bile böyle bir istekde bulunmadı...

Doğuştan penis shaft rotasyonu ile ilgili sayfaya gitmek için tıklayınız...